Bağırsak terapisi nedir, nasıl uygulanır gibi soruların cevaplarına geçmeden önce dilerseniz bağırsak nedir, neden önemlidir ve nasıl çalışır biraz bunlar hakkında bilgi verelim.
Bağırsak Nedir?
İnsan vücudunun en vital görevlere sahip olan organlarından birisi olan hatta ‘ikinci beyin’ olarak da nitelendirilen bağırsaklarımızın sağlıklı olması ve fonksiyonlarını optimal düzeyde yerine getirebiliyor olması insan sağlığını bütün yönleri ile etkilemektedir. Bu nedenle bağırsakların sağlığını dikkate almak çok yaşam kalitesinin yukarılara çekilebilmesi için çok önemlidir.
Bağırsakların tam anlamıyla işlevini sağlıkla yerine getirebiliyor olduğunu;
- Tıbbı olarak laboratuvarda yapılan gaita testleri (dışkı analiz testi) ile bağırsaklarda bulunan dost düşmen bakteri dengesinin saptanması yoluyla
- Geçirgen bağırsak (sızıntılı bağırsak) sendromuna sahip olup olamamasının teşhis edilmesi ile
- Glüten hassasiyetine veya pankreatik enflamasyonlara sahip olup olmamasının saptanması
ile anlaşılabilmektedir. Uygulanan testlerin sonucuna bağlı olarak kişiye özel hazırlanmış beslenme planı planlanmaktadır. Bireye bağlı olarak değişebilen medikal ilaç tedavileri ve farklı işlemler ile tedavi süreci sürdürülmektedir.
Bağırsak Terapisi Nasıl Uygulanır?
Genellikle bağırsak terapisi süresi en az 3 ay olarak belirlenmektedir. Fakat süreç kişiden kişiye çok fazla değişkenlik göstermektedir.
Son dönem klinik çalışmaları, bağırsakların en canlı ve işlevsel haline yeniden döndürülmesini başta iyileşmiş sindirim fonksiyonları olmak üzere, kilo denetimini, glisemik parametrelerin olumlu yönde değişmesini, ani psikolojik değişimleri ve ciddi metabolik sendroma bağlı hastalıkların gelişim risklerinin önüne geçebilmenin en önde gelen koşullarından olarak göstermektedir. Bağırsaklarımızın fonksiyonlarının iyileştirilmesi öncelikle bağırsakların temizlenmesinden geçmektedir.
Kolonik sulama veya kolonik hidroterapi olarak da bilinen bağırsak (kolon) temizliği, bağırsağın içerisinde bulunan atıkları gidermek için kolonun sıvılarla yıkanması durumunu içermektedir. Bu yöntem antik çağlardan beri var olan bir uygulamadır. O çağlardan beri tüm metabolizmayı hastalık yapıcı toksinlerden arındırdığına dair bir inanış yaygındır. Yapılan çalışmalar ile de bu inanış bilimsel kanıt düzeylerine dayandırılmıştır.
Genellikle, bağırsak temizliği uzmanları tarafından gerçekleştirilen bağırsak temizliği işlemi bir tüp aracılığıyla yaklaşık 60 litre sıvının rektuma gönderilmesini ve mevcut toksinlerin daha sonra farklı bir tüpten atılması ve bu işlemin birkaç kez daha tekrarlanmasını içermektedir.
2016 yılında yapılan küçük bir pilot çalışma, irritabl bağırsak sendromlu hastalarda kolonik irrigasyondan yani bağırsak temizleme terapisinden sonra gastrointestinal semptomlarda ciddi iyileşmekler olduğunu kaydetmiştir.
Her tıbbı müdahalede olabileceği bu terapilerden sonrada oluşabilecek bazı riskler mevcuttur. Dehidrasyon, elektrolit dengelerinin bozulması, bağırsak bakterisi dengesinin istenmeyen yönde değişmesi, çeşitli enfeksiyonlar ve bağırsak yırtılmaları görülebilecek olan potansiyel yan etkileri arasında gösterilmektedir.
Cerrahi olarak bağırsak terapisine başlamadan önce;
- Muhakkak doktora danışılmalı
- Bitkisel içerikli içecekler ile bağırsaklar dehidrasyon riskinden korunmalı
- Güvenilir bağırsak terapistleri seçilmeli ve iyi araştırılmalı
- Yeni tip ekipman kullanımına ve terapinin yapılacağı ortamın hijyeni gibi unsurlara oldukça önem verilmelidir.
Bağırsak sağlığını korumaya yönelik ve tıbbı müdahalelere kıyasla yan etkisi olmayan, evde uygulanabilecek bağırsak temizlemeye yönelik pratik yöntemler nelerdir?
- Günlük su tüketimini en az 2.5-3 litrenin altına düşürülmemelidir. Su içeriği yüksek doğal besinler ile örneğin, marul, kereviz, damates, salatalık, kabak, taze fasülye , karpuz, brokoli gibi besinleri beslenme rutinine ilave edilmelidir.
- Tuzlu su gargarası yapılması ve yutulmasının alternatif olarak denenmelidir. 2010 yılında yapılmış özellikle kronik kabızlığı olan bireyler üstünde olan bir çalışma tüketilen tuzlu su gargarası ve tuzlu su yutmanın bağırsakları hızlandırdığı ve elektrolit dengesinin sağlanmasına yardımcı olabildiğini göstermiştir. Bağırsak temizlemeye olan katkısını ispatlamıştır.
- Yüksek lifli beslenmeye çok özen gösterilmeli böylece dost bakteri sayısının artırılması hedeflenmelidir. WHO tarafından sağlık koruyucu etkileri için günde en az 5 porsiyon meyve ve sebze kombinasyonu tüketilmelidir. Haftada en az 2 kez lif içeriği yüksek kurubaklagil tüketilmesi önerilmektedir.
- Probiyotik ve prebiyotik kaynaklı besinler tüketilmelidir. Örneğin, soğan sarımsak kefir, ayran yoğurt, şalgam, turşu gibi besinler beslenmeye eklenmelidir. Gerekirse takviye supplement kullanılmalıdır.
- Sindirime dirençli karbonhidrat kaynaklarının tüketiminin sıklaştırılması ile dost bakteri sayısının arttırılması hedeflenmelidir. Kısa zincirli yağ asitlerinin artırılması sağlanmalıdır. (sindirime dirençli nişastalara yulaf, pişirilip soğutulmuş pirinç, haşalnığ soğutulmuş patates, kurubaklagiller, yeşil olgun olmayan muzlar örnek olarak verilebilir)
- Bitkisel çayların özellikle zencefil, zerdeçal, sarımsak, kaygan karaağaç kabuğu, alovera ve pilisyum(karnıyarık otu) gibi çayların tüketimine önem verilmelidir. (ancak miktarı konusunda doktora danışılması dikkat edilmesi gerekmektedir)
Dilerseniz besinlerle bağışıklık sistemi ile ilgili olan yazımızı da inceleyebilirsiniz.